05-17-2015, 07:05 PM | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 14.126
| Hulusi Behçet ve Behçet Hastalığı Hakkında Bilgi HULUSİ BEHÇET VE BEHÇET HASTALIĞI Hulusi BEHÇET Hekim, öğretim üyesi (İstanbul 1889-1948). 1910′ da Askeri Tıbbiye’yi bitirdi. 1914’te Gülhane Askeri Hastanesi’nde cildiye asistanı oldu. Çeşitli kurumlarda uz*man olarak çalıştı, yurtdışı geziler yaptı, başhekimlik görevlerini yürüttü, Gureba Hastanesindeki görevi sırasın*da şark çıbanı üzerine çalışmalar yap*tı. 1933 Üniversite Reformu’nda İstan*bul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin Deri Hastalıkları ve Frengi Kliniği’nde pro*fesörlüğe yükseltilerek kürsü başkanlı*ğına getirildi. Bu görevde 14 yıl kaldı. Deri Hastalıkları ve Frengi Arşivi ad*lı dergiyi çıkardı. 1939’da Ordinaryüs Profesörlüğe yükseltildi, 25 yıllık ça*lışmalarına ilişkin bulgularını 1947’de Cenevre’de toplanan Uluslararası Tıp Kongresi’ne sunarak bilinmeyen bir hastalığın etkeninin özel bir virüs ol*duğunu kanıtladı. Zürih Tıp Fakültesi’ nin dermatoloji profesörlerinden Miescher’in önerisi ve kongreye katılan uzmanların da onayıyla tanımladığı hastalığa Bahçet Hastalığı “Morbus Behçet” adı verildi. Hulusi Behçet’e mantar hastalıkları konusundaki çalış*malarıyla Budapeşte Uluslararası Der*matoloji Kongresi Ödülü, frengiyle il*gili araştırmalarından ötürü de 1975 TÜBİTAK Hizmet Ödülü verildi. Başlıca eserleri:
Behçet Hastalığı Dünyada ilk kez Türk hekimi Hulusi Behçet’in tanımla*dığı hastalık. Bu hastalıkla ilgili bul*gular 1936’da Türkiye’de, 1937’de yurt dışında yayınlanarak tıp dünyasına ka*bul ettirildi. Başlangıçta viral bir etke*ne bağlı olduğu düşünülen, ancak ke*sinlik kazanmayan hastalık Japonya ve Türkiye’nin de içinde bulunduğu Akdeniz yöreleri ve Ortadoğu ülkele*rinde sık görülür. Hulusi Behçet, has*talığın göz, ağız içi ve deriyi tuttuğunu ileriye sürdü. Daha sonra yapılan incelemelerden hastalığın bu üç sistemin dışında bir*çok sistemi tuttuğu saptandı. Örneğin; üç sistemin dışında damarları, bağırsa*ğı ve sinir sistemlerini de tutmaktadır. Kronik bir hastalık olan Behçet Hasta*lığı’nın henüz kesin bir tedavi yöntemi geliştirilememiştir. Bu nedenle uzun zaman içinde tutulan dokuların tahrip olması sonucu hastaların yaşamı tehli*keye girer. Son yıllarda bağışıklık sistemini güç*lendirerek ve çeşitli “droglar” ile teda*viye çalışılmaktadır. Bu amaçla kulla*nılan ilaçların başında “levamizol” ge*lir. Ayrıca, “kolşisin” ve “sulfasalazin” kullanılan ekipler de vardır. |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |