05-19-2015, 07:37 PM | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 14.126
| Geçmişten Günümüze Yapılan Sporlar Hakkında Bilgi GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE YAPILAN SPORLAR Orta Asya’daki ilk Türk kavimlerinde spor, totem kültüne bağ*lı olarak dinsel ve geleneksel biçimde gö*rülür. Binicilik, avcılık, okçuluk, kılıç oyunları, ağırlık kaldırma, ağırlık atma, koşu*lar ve güreş o dönemde yapılan sporlar arasında yer alır. Koşular, özellikle Kırgızlar’da (doğumlar nedeniyle kadınlı erkekli koşulan yaklaşık 265 m’lik yarış), Tunguzlar’da (düğünlerde koşulan yaklaşık 1 700 m’lik yarış) ve Kolçaklar’da (halk bayramlarındaki yarış) geleneksel olarak yerleş*miş bir spor türüydü. Türkler Orta Asya’ dan çeşitli yörelere ve bu arada Ön Asya’ ya göç ederlerken gittikleri yerlerde gü*nümüzdeki poloyu ve hokeyi andıran atlı sporların yayılmasını sağladılar. Bu türden olan ve gökbörü, kızbörü, beyge, çevgan (çöğen) gibi adlar verilen bu oyunlar, gü*nümüzde Anadolu’nun çeşitli yörelerinde oynanmaktadır. Osmanlılar döneminde spor etkinlikle*rinin geliştirilmesi amacıyla Atmeydanı, Okmeydanı, Okçular tekkesi, Pehlivanlar tekkesi gibi spor alan ve mekânları yapıl*dı. Bu dönemde ayrıca Enderun’da olsun yeniçerilerin eğitimlerinde olsun, daha çok savaş ve askerliğe yönelik spor etkin*likleri sürdürüldü; bu etkinliklere padişah*lar arasından da katılanlar oldu. Galata*saray Sultanisi’nin açılmasıyla (1868) spor, çağdaş bir eğitim kurumuna kavuştu. Be*den eğitimi öğretmeni John Amaros, batı yöntemleriyle jimnastik sistemini beden eğitimi derslerinde uygulayarak, öğre*nim gören gençler arasında amatör sporculuğun ve sporun gelişmesine kat*kıda bulundu. Türkiye’de ilk amatör fut*bol takımı, İstanbul’un Kadıköy semtin*de Fuat Hüsnü (Kayacan) ve Reşat Bey (Danyal) tarafından Black Stocking adıyla kuruldu (1901). İlk futbol kulübü ise Ja*mes Lafontaine ve Horace Armıtage ad*larında iki İngiliz tarafından kurulan Cadıkeuy Football Club (Kadıköy Futbol Kulübü) oldu (1902). Daha sonra Fenerbahçe, Ga*latasaray ve Beşiktaş kulüplerinin kurulu*şu bu gelişmeyi hızlandırdı. Olimpiyatlar’ın kurucusu Coubertin’in yönlendirmesiy*le Selim Sırrı (Tarcan) tarafından Osmanlı Milli Olimpiyat Cemiyeti adıyla bir spor ör*gütü oluşturuldu (1908). İsveç’te eğitim görerek Türkiye’ye döndükten (1911) son*ra Selim Sırrı (Tarcan), ülkede beden eği*timi ve jimnastikle ilgili çalışmaların artma*sını, hem amatör hem de profesyonel sporculuğa geçiş dönemini başlattı. Ayrı*ca onun girişimiyle düzenlenen İdman bayramı etkinlikleri Türkiye’de sporun ge*niş halk kitlelerince tanınmasını sağladı. Türkiye’de ilk yelken kulübü 1912, atıcılık kulübü 1913, kayak kulübü 1915, voleybol kulübü 1919, basketbol kulübü 1920 ve at*letizm kulübü 1922’de kuruldu. Türkiye’ de ilk spor federasyonları futbol, atletik sporlar (atletizm, bisiklet, eskrim, tenis, yüzme, atıcılık ve binicilik) ve güreş (gü*reş, halter, boks) federasyonları adları al*tında oluşturularak faaliyete geçti (24 ağustos 1922). Daha sonra da basketbol (1934), kürek (1939), voleybol (1958), hal*ter (1960). Masa tenisi. kayak, judo (1966) federasyonları kuruldu. 1923’te kurulan Türkiye İdman cemiyetleri ittifakı ise, Tür*kiye’de ulusal bir spor yönetimi arayışının başlangıcı oldu. Bu cemiyetin çalışmala*rı, kendi kendini feshedinceye (1936) ka*dar sürdü. Türkiye İdman Cemiyetleri İtti*fakı’nın kapanmasıyla, aynı yıl geçici ola*rak kurulan Türk spor kurumu, tüm spor çalışmalarını üstlendi (1936-1938). 1938’de Beden terbiyesi genel müdürlü*ğü kurulduktan sonra gençlerin okullar*da ve okul dışında gerek beden eğitimi gerek amatör ve profesyonel spor çalış*malarını düzenleyip yönlendirmek, spor alanları kurmak görevi bu kuruluşa veril*di. BTGM 1942’den başlayarak çalışma*larını Milli Eğitim Bakanlığı’nın yapısı için*de sürdürdü. Türkiye’de 1951-1952 sezonunda futbol*da profesyonellik kabul edildi ve bölgesel liglerin yerine deplasmanlı milli lig başla*tıldı. Daha sonra Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın kurulmasıyla spor etkinlikleri yeni boyutlar ve olanaklar kazandı ve BTGM bu bakanlığın bir birimi oldu (1969). Ül*kede sporun bilimsel yöntemlerle yapıla*bilmesi için Spor akademileri açıldı (An*kara 19 mayıs 1974, İstanbul ve Manisa 1975). Aynı dönemde judo, karate vb. uzak doğu sporlarının geniş kitlelerce benimsenmesinin yanı sıra bağımsız bir hentbol federasyonu kuruldu (1976). Okulların basketbola verdiği önem dolayısıyla (ve semtlerde mahalle aralarına kadar ya*yılması sonucu), yine aynı dönemden sonra, bu spor dalında önemli başarılar elde edildi. Bu başarıda yerel yönetimle*rin açtığı spor sahaları ve salonlarının da katkısı oldu. 1983’te Gençlik ve spor ba*kanlığı yerine Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı kuruldu. 1989’da milli eği*tim ve spor birbirinden ayrıldı, spor işleri Gençlik ve Spor genel müdürlüğü (GSGM) adıyla, Başbakanlık’a bağlı bir genel müdürlüğe verildi. Genel müdürlü*ğe bağlı 32 spor federasyon vardır ve federasyon başkanları seçimle göreve ge*lerek bu görevi fahri olarak yürütürler. |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |