05-19-2015, 07:42 PM | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 14.126
| İsmet İnönü Hayatı Hakkında Bilgi MUSTAFA İSMET İNÖNÜ, (1884- 1973) İsmet İnönü İkinci cumhurbaşkanı, asker ve siyaset adamı. Babası Hacı Reşit Bey İzmir Adliyesinde sorgu yargıcıyken, Musta*fa ismet ailenin ikinci çocuğu olarak doğdu. Babasının tayi*niyle geldikleri Sivas’ta ilköğrenimine başladı. Daha sonra Sivas Askeri rüştiyesine gitti. 1895’te Rüştiye’yi tamamladı. Mülkiye İdadisi’ne devam ederek 1897’de bu okulu da bitirdi, İs*tanbul’da girdiği sınavı kaza*narak Halıcıoğlu’ndaki Kara Topçu Okulu’na yazıldı. Bu oku*lu bitirince Topçu Harbiyesi’ne geçti. Harbiyeyi teğmen rütbe*siyle ve sahra topçusu olarak bi*tirdi (1903] Başarılı bir öğrenci olduğundan Erkânı Harbiye Oku*lu’na alındı. Fransızca ve Al*manca dillerini kendi başına öğrendi. Daha sonraki yıllarda birlikte olacağı Mustafa Kemal (Atatürk), Ali Fuat (Cebesoy), Asım (Gündüz), Ali ihsan (Sabis), Kâzım (Karabekir), Fethi(Okyar), vb birçok kişiyi Erkân-ı Harbiye Okulu’nda tanıdı. Erkân-ı Harbiye Okulu’nu da sınıf birincisi olarak bitiren ismet Bey, Kurmay Yüzbaşı olarak Edirne’de ikinci Ordu’da göreve başladı. (1906). O yıllarda gizli İttihat ve Terakki Cemiyeti’yle ilişki kurarak üye oldu. 1908’de II. Meşrutiyet’in ilanı sırasında Edirne’de ittihat ve Terakki adına yönetime el koydu. 31 Mart Ayaklanmasını bastırmak üzere yola çıkan Hareket Ordusu’nda yer aldı. Aynı yıl ordunun siya*set dışı kalması gerektiği görüşüyle, Mustafa Kemal’le bir*likte Cemiyet’ten ayrıldı. 1910- 1912 arasında Yemen’de Ahmet izzet Paşa’nın kurmay heyetinde görev yaptı. Bu dönemde Yemen kabilelerinin önderi Yemen ima*mı Yahya Hamidettin’le bir ant*laşma imzalayarak uzun yıllardır süregelen Yemen sorununu çö*zümlemeye çalıştı. 1912 baş*larında İstanbul’a Harbiye Nezareti’ne atandı. 1913’te Balkan Savaşı sırasında Çatalca’daki başkumandanlık karargahı Harekât şubesine getirildi. Bu arada 1912’de binbaşılığa, 1914’te yar*baylığa yükseltildi. I. Dünya Savaşı’nın başlamasından sonra ismet Bey, Limon von Sanders’in komuta ettiği I. Ordu Kurmaylığına, verildi, ismet Bey bu savaşa girilmesinden yana değildi. Savaşın ilk yıllarında genel karargâhta kaldı. 1915 sonlarında yeni oluşturulan 2. Ordu kurmay başkanlığına geti*rildi ve Diyarbakır’a gitti. 1917 başında Kafkas Cephesi’nde ko*lordu kumandan vekili olan Mustafa Kemal Paşa’nın emrinde, ilk kez birlikte çalışmaya başladılar. Sonra İsmet Bey Su*riye Cephesi’nde 20. Kolordu kumandanlığına atandı ve 1918 Ekimi’ne dek o cephede savaştı. Mondros Mütarekesi’nin imza*lanmasından sonra Harbiye Ne*zareti müsteşarlığına getirildi. Ancak hükümet değişikliği nedeniyle bu görevde bir ay kalabil*di. Sonra Barış Hazırlıkları Komisyonu’na bir süre sonra da, Askeri Şura üyeliğine ve Muame*latı Umumiye Müdürlüğü’ne ge*tirildi. 1919’da Mustafa Kemal Paşa İstanbul’a gelince İsmet Bey onu Şişli’deki evinde ziyaret etti, ülkenin kurtuluşuyla ilgili görüş alış-verişinde bulundu. Mustafa Kemal, Samsun’a gider*ken ona İstanbul’da kalmasını, gerektiği zaman kendisini çağırtacağını bildirdi. 1920 Ocağı’nda Mustafa Kemal, İsmet Bey’i An*kara’ya çağırdı. Birlikte ulusal ordunun kuruluş hazırlıklarını tartıştılar. Şubat başında Ankara’daki çalışmaları destekleyen Fevzi Çakmak Paşa Harbiye Na*zırı olunca, Mustafa Kemal’den ismet Paşa’yı istedi, o da İs*tanbul’a Harbiye Nezareti’ne döndü. 3 Mart’ta, Fevzi Paşa’dan aldığı bilgileri Mustafa Kemal’e ileterek istanbul’un işgal edi*leceğini ve Meclis’in feshedi*leceğini söyledi: 16 Mart’ta iş*gal, 18 Mart’ta fesih gerçekleşti. 19 Mart’ta Mustafa Kemal Paşa, Millet Meclisi’nin Ankara’da toplanması çağrısını yaptı, is*met Bey’e sürekli olarak Anka*ra’da çalışması için haber gön*derdi. Albay ismet Bey 9 Nisan’da Ankara’daydı. Heyeti Temsiliye’nin kurmay başkanı olarak çalışmaya başladı. 23 Nisan 1920’de TBMM Ankara’da top*lanınca, Edirne milletvekili İs*met Bey Genelkurmay Başkan*lığı vekili olarak hükümete gir*di. Aynı yılın sonlarında bu görevlerinin yanı sıra Batı Cep*hesi Kumandanlığına getirildi. Düzenli ordu kuruluşu çalışma*larını baltaladığı gerekçesiyle emrindeki birliklerle çetelerin üzerine yürüdü. Bu arada boşalt*tığı mevzilere doğru Yunan ordu*ları harekâta başlayınca geri dönerek İnönü mevzilerine yerleşti. Yunan ordusunun ileri harekâta son vermesi üzerine ta*rihe 1. İnönü Savaşları adıyla geçen çatışma sonuçlandı, İsmet Bey tuğgeneralliğe yükseltildi. Batı Cephesi Komutanı olarak İsmet paşa, İnönü Savaşlarında, Sakarya Meydan Savaşı’nda ve Büyük Taarruz’da yer aldı. Utkan komutan olarak İzmir’e varışın*dan birkaç gün sonra 1922’de başlayan Mudanya Mütarekesi görüşmelerinde de TBMM tem*silciliğini İsmet Paşa üstlendi ve 12 Ekim 1922’de mütareke imza*landı. Bu başarısı onun Lozan Barış Konferansı’na da Dışişleri Bakanı ve Baş delege olarak git*mesine yol açtı. Lozan barış ant*laşması uzun tartışmalardan ve bir kez kesintiye uğradıktan sonra 24 Temmuz 1923 ‘te imza*landı. 11 Ağustos 1923’te Millet Meclisi yeni kabinesinde başba*kanlık görevi Fethi (Okyar) beye, dışişleri görevini ise İs*met Paşa’ya verildi. 13 Ekim’de ismet Paşa’nın öncülüğünde veri*len bir önerge üzerine Anka*ra’nın başkent olması kabul edildi. 29 Ekim 1923’te TBMM Anayasa’da değişiklik yaparak Cumhuriyet’i ilan etti ve Musta*fa Kemal Paşa’yı Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk cumhurbaşkanı seçti. O da hükümeti kurma gö*revini İsmet Paşa’ya verdi. 1924 Kasımı’nda Başbakanlıktan ayrı*lan ismet Paşa Şeyh Sait Ayak*lanması sırasında Mart 1925’te yeniden Başbakan atandı ve bu görevi 25 Ekim 1937’ye dek sürdürdü. Bu arada Haziran 1927′-de orgeneral rütbesiyle ordudan emekliye ayrıldı. 1934’te Soyadı Yasası çıkınca İnönü savaşlarındaki başarısı nedeniyle İnönü soyadı kendisine Mustafa Kemal tarafından verildi. 10 Kasım 1938’de Atütürk’ün ölümü üzerine TBMM, 11 Kasım’da İsmet İnö*nü’yü oybirliğiyle Cumhurbaş*kanı seçti. 1939 yılı sonba*harında II. Dünya Savaşı patladı. Önünü bu savaşta tarafsızlık po*litikası izlemeye çaba gösterdi. Türkiye ancak savaşın sonunda savaşa biçimsel olarak girdi ve Birleşmiş Milletler’deki yerini aldı. Savaş bitince İnönü daha 1939’da yaptığı bir konuşmada sözünü ettiği çok partili siyasal yaşama geçme kararını yürürlüğe koydu; 1946’dâ ilk çok partili seçimi yine CHP kazandı. 14 Mayıs 1950 seçimlerinde ise ço*ğunluk DP’nin eline geçti. Cum*hurbaşkanı Celal Bayar oldu. İnönü muhalefet lideri olarak siyasal yaşamını sürdürdü. DP erki 27 Mayıs 1960 askersel ha*rekâtıyla devrildikten sonra, 27 Ekim 1961’de yapılan seçimlerde CHP en fazla milletvekili çıka*ran parti olunca, Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel hükümeti kurma görevini İsmet İnönü’ye verdi. 1961 ve 1965 arasında değişik partilerle koalisyon halinde üç hükümet kuran İsmet İnönü, Şubat 1965’te başbakanlık göre*vini Suat Hayri Ürgüplü’ye bı*raktı; yine muhalefet lideri ola*rak siyasal yaşamını sürdürdü. Bu sırada, CHP içinde başlayan Ortanın Solu tartışmalarında iki grup arasında denge sağlamaya çalışan İnönü, 12 Mart Muhtırası’ndan sonra (1971) parti gen*el sekreteri Bülent Ecevit’le an*laşmazlığa düştü; Bülent Ecevit Genel Sekreterlik’ten istifa etti. Ne ki parti Meclisi’nin de poli*tikasının karşısında yer aldığını gören İnönü, 1972 Mayısı’nda Parti Kurultay’ını olağanüstü toplantıya çağırdı. Kurultay’da Parti Meclisi güvenoyu alınca da İnönü önce CHP Genel Baş*kanlığından, bir süre sonra da CHP üyeliğinden istifa etti. Mil*letvekilliğinden de ayrılan İnö*nü, siyasal yaşama yalnızca eski cumhurbaşkanı olarak Cumhuri*yet Senatosu’nda üye olarak de*vam etti. 25 Aralık 1973’te öldüğünde Anıtkabir’e gömüldü. |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |