buse

Anadolu Medeniyetleri Hakkında Bilgi vermeye İyonyalılar Devletinde Siyasi , Kültürel Yapı ve Dini İnançları Hakkında Bilgileri sizlere özet ve kısaca hazırlamış olduğumuz bilgi notumuz ile açıklamak istiyoruz. Ege Bölgemizde kurulmuş olan devletlerden olan İyonya Devleti ticaret alanında gelişmiş olan ancak dini ve politik amaçlar dışında yılın belirli dönemlerinde toplanma haricinde çok ciddi devletleşememiş olan ilk başlarda kralların yönettiği daha sonra ise seçim ile gelip tiranlaşan yöneticilerin olduğu bir devlet yapısıdır.

İyonya Devletinde Siyasi Yapı

Siyasal yapılanmaları bağımsız şehir devleti şeklinde idi. Şehir devletlerinin temsilcileri “Panionion” isimli mukaddes alanda (hali hazırda Kuşadası’na bağlı Güzelçamlı’da) dini ve politik amaçlar için dönemsel olarak toplanmakla beraber, asla ortak bir siyasi yapıda bir araya gelmediler.Hiç bir vakit bir araya gelmedikleri için ortak karar aldıkları bir yerde yoktur.Tüm Karadeniz, Kuzey Ege, Güney İtalya ve Sicilya sahillerinde çok sayıda sömürge kurarak Akdeniz havzasındaki ticari üstünlüklerini geliştirdiler. Amasra, Sinop, Trabzon, Batum, Kefe, Varna, Enez, Napoli, Sirakuza, Marsilya, Nis gibi bir hayli şehir ilk defa İyonyalılar tarafından kolonize edildi.
İyonyada şehir devletlerinin başında eskiden krallar bulunuyordu. MÖ 7. asırda halkın seçtiği kişiler, meclislerin yardımı ile şehirleri yönetmeye başladılar. 6. asırda seçim yoluyla iktidarı ele geçiren kuvvetli yöneticiler tiranlık düzenini kurdular.
İyonya’da Kültürel Yapı

Bilim ve Felsefe Ön Asya ve Akdeniz ticaret yollarının kavşak noktasında bir ülke olmaları bilim ve kültür alanında ileri gitmelerinin en ehemmiyetli nedenidir. Bunun yanısıra merkezi otoriteye bağlı olmayan bağımsız şehirler olarak örgütlenmeleri, özgür düşünce ananesinin gelişmesinde ehemmiyetli bir rol oynamıştır.Milet’li Thales, Batı felsefesinin ve matematiğinin kurucusu olarak anılır. Thales’in talebesi olan Anaksimandros, insanlık tarihinde (resmi kayıtlar ve mukaddes kitaplar dışında) ilk sefer bağımsız bir kitap yazan kişidir. Milet’li Hekataios eleştirel tarih anlatımının ve ampirik coğrafyanın ilk ehemmiyetli yapıtlarını verdi; bilinen ilk dünya haritasını yayımladı. Efes’li
Herakleitos “bir insan aynı nehirde iki sefer yüzemez” deyimiyle özetlenen değişim felsefesini geliştirdi. Samos’lu
Pythagoras üçgenin açıları arasındaki ilişkiyi hesapladı; günümüze dek Batı ve Doğu müziğinin temelini oluşturan ses dizilerini tanımladı. Milet’li Anaksagoras İyonya felsefe ekolünü Atina’ya taşıyarak, Eflatun ve Aristoteles’in lideri oldu. İyonyalılar’da İnanç

Eski Yunan halkı arasında yaygın olan tanrılara ait çeşitli inanç ve efsaneler ilk kez M.Ö. 9. asırda İyonya’lı destan şairi (muhtemelen Sakız’lı veya İzmir’li) Homeros tarafından derlenerek sistemleştirildi. Homeros’un sistemleştirdiği mitoloji, Atina’nın egemenliği döneminde (MÖ 5. asır) tüm Helen dünyasının dini referans kaynağı olarak benimsendi. Yunan tanrıları insanlara benzerdi. Tanrılarla insanlar arasındaki en ehemmiyetli fark da ölümlü, tanrıların ise ebedi olmalarıydı.İyonyalılar ansızın fazla tanrıya inanıyorlardı.
İyonyalılar’da Mimari

Yunan ananelerinin ilk abidesel taş yapılar olan Samos’taki Hera Tapınağı, Efes’teki Artemis Tapınağı ve Milet’tekiApollon Tapınağı, M.Ö. 560 dolayında yapıldılar. Daha sonra yine yapılarak erken döneme ait izlerini kaybeden bu üç yapı, Batı mimarisinin başlangıç noktası olarak kabul edilir.
İyonlular’da Yazı

Fenike Abecesi’nden uyarlanan çeşitli Yunan Abeceleri M.Ö. 9. asırdan itibaren yaygınlık kazandı. Bunlar arasında soldan sağa yazılan İyon Abecesi giderek diğerlerini tasfiye ederek tüm Helenler tarafından benimsendi. Halen Yunan Abecesi denilen abece, İyon Alfabesidir. Latin ve Kiril (Slav) alfabeleri Yunan alfabesinden türemiştir.