12-09-2015, 10:21 PM | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 14.126
| I ve II. İnönü savaşları Hakkında Bilgi I.İNÖNÜ SAVAŞI Yunanlılar, Bursa ve Uşak mıntıkalarından Eskişehir ve Afyon doğrultularında 6 Ocak 1921’de ileri harekata geçtiler. Yunan harekatı üç koldan ilerleyerek İnönü önünde birleşiyordu. Yunanlılar, 3 günlük yürüyüşten sonra 9 Ocak günü İnönü mevzilerinin önüne gelmişlerdi. Asıl savaş 10 Ocak günü sabah saat 6.30’da Yunanlıların taarruza geçmesi ile başladı. Saldırısı kırılan düşmana karşı savaş 10 Ocak 1921’de kazanıldı. Savaşın İnönü bölgesinde yapılması bir tesadüf değildi. İnönü savaşlarının vaktini Yunanlılar, ancak savaş alanını Türkler seçmişlerdi. Türk silahlı gücünün savunma tasarınına göre, Bursa ve Kocaeli istikametinden gelecek bir düşman taarruzu İnönü’de karşılanacaktı. 11 Ocak 1921’de o güne kadar fazla kayıp vermiş ve çok hırpalanmış olan düşman, daha fazla ilerlemeye kendisinde kudret göremeyerek, tekrar Bursa civarındaki daha önceki mevzilerine çekilmek zorunda kaldı. Böylelikle dinamik bir sevk ve idare sistemiyle düşmanın iki misli kuvvetlerine karşı, zayıf kuvvetlerle yoğun bir savunma yapılmış ve düşman silahlı gücü üç gün içinde yenilerek geri çekilmeye mecbur bırakılmıştır. I. İnönü Zaferi nihayetinde Albay İsmet Bey,1 Mart 1921’de generalliğe yükseltildi. Kazanılan bu zaferin tarihi ehemmiyeti, Batı Cephesi’nde kazanılan ilk zafer oluşu ve Sevr tatbikçilerine ulusal örgütün ne demek olduğunu göstermesidir. I. İnönü Savaşıyla Kuva-yı Milliye devri son bulmuş, Büyük Ulus Meclisi Hükümeti’nin ve silahlı gücünün içerde ve dışarıda itibarı ansızın yükselmiş, silahlı gücün ve Meclis’in otoritesi artmıştır. II. İNÖNÜ SAVAŞI Londra Konferansı’nın bir netice vermemesi, Sevr projesini uygulamak için İtilaf Devletlerini yeni bir gayrete yöneltmiş ve bu amaçla Yunan işgal silahlı gücünü savaşa teşvik etmişlerdi. Bundan yararlanan Yunanlılar, 23 Mart 1921’de Bursa’dan İnönü doğrultununa ilerlemeye başladılar. Türk silahlı gücünün yüksek azim ve imanla savaşması, 31 Mart 1921 akşamına kadar süren kanlı çarpışmalar sonunda düşmanı İnönü’de ikinci kez perişan etti. Yaptıkları iki saldırının da püskürtülmesi üzerine Yunan kuvvetleri, 31 Mart gecesinden itibaren çıkış mevzilerine çekilmeye başladılar, çekilen düşman, atlı birliklerimizle izlenmiş ve düşmana çekilirken de kayıplar verdirilmiştir. Fevzi Paşanın (Çakmak) Mecliste bu savaştan söz ederken söylediklerinden anlaşıldığına göre, Yunan silahlı gücünün emeli kesinlikle yenmekti. Başkumandanları Papulas, bu sebeple Karaköy’e gelmiş ve alaylarını bizzat birbiri ardınca savaşa sokmuştur. Düşman bir taraftan net olarak Türk silahlı gücünü yenmek ve dört beş günde Eskişehir’e, bir ayda da Ankara’ya gelerek Sevr Antlaşması’nı kabul ettirmek emelindeydi. Düşmanın hareketlerinden emelini anlayan kumandanlık, gerekli gelen tedbirleri almıştı. İsmet Paşa bir taraftan da düşmana umduğu yerde değil, bizim istediğimiz yerde savaşı yaptırmak suretiyle, düşmanın savaş tasarınını başarısızlığa uğratmıştır. Milli Kurtuluş Savaşı’nda bu zafer, Mustafa Kemal’in güzel ifadesiyle, milletin “maküs talihini” (tersine dönmüş talihini) de yenen bir zafer olmuştu. |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |