12-10-2015, 10:29 PM | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 14.126
| Lozan Antlaşmasının Önemi Nedir Lozan Barış Antlaşması İle İlgili Bilgi Kurtuluş Mücadelesini büyük güçlüklerle de olsa zaferle atlatan Türk Milleti Daha Sonra Lozanı İmzalamıştır. Sizlere Lozan Barış Antlaşması Ve Kısaca Lozan Antlaşmasının Önemi Nedir Ayrıntılı Biçimde açıklamak istiyoruz. Lozan Antlaşması, 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre’nin Lausanne (Lozan) şehrinde, Türkiye Büyük Ulus Meclisi temsilcileriyle İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Portekiz, Belçika, S.S.C.B ve Yugoslavya temsilcileri tarafından, Lozan Üniversitesi salonunda imza atmış sulh antlaşmasıdır. Lozan Antlaşması nin yazılması için tertip eden Lozan Sulh Konferansı 8 ay sürmüş ve Türk tarafının kayıtsız koşulsuz bağımsızlık talebi hasebiyle çetin geçmiştir. Müzakerelerde Türkiye’yi temsil eden İsmet Paşa başkanlığındaki Lozan Sulh Konferansı azalarının rolü büyüktür. I. Dünya Savaşı sonrasında İtilaf devletlerince Osmanlı Devleti’ne imza adılan Sevr Antlaşmaıması hemen hemen devleti haritadan silmiş ve egemenliğini ciddi biçimde sınırlayan kararlara yer vermiştir. Atatürk önderliğinde Ulusal Mücadele’ye başlayan Türk ulusu savaş alanlarında büyük zaferler kazanmış ve Lozan Antlaşması ile politik ve adli alanda tescil etmiştir. Beynelmilel kabul pek çok istikametten ehemmiyet taşımaktadır. İlk olarak, Türkiye’nin bağımsız ve eşit bir devlet olarak beynelmilel topluma kabul edilmesi sağlanmıştır. Lozan ile Misak-ı Ulusal hedeflerine çok büyük ölçüde erişilmiştir. Lozan Konferansı esnasında kapitülasyon olarak nitelenen ve ülkenin iç işlerine karışma yetkisi veren imtiyazlar uzun müddet tartışılmıştır. Neticede kapitülasyonların kaldırılması ve Osmanlı borçlarının ödenmesinin uygun bir takvime bağlanması kararlaştırılmıştır. Antlaşma, bu açıdan bir ekonomik bağımsızlık dokümanı olma özelliğine de sahiptir. Ayrı olarak Lozan, takriben asırdır devam eden Türk-Yunan çatışmasını bittirerek, erişilen sulhla iki ülke arasında bir balans oluşturması itibariyle da ehemmiyet taşımaktadır. I. Dünya Savaşı nihayetinde galip güçlerce dikte ettirilen ve ağır koşullara sahip sulh antlaşmaları II. Dünya Savaşı’na taban hazırlarken, Lozan’da karşılıklı pazarlıkla sulhun teminatını oluşturan bir tertip etme yapılmıştır. Bu nedenle, savaşı bitiren antlaşmalar içinde hali hazırda uygulanan yalnızca Lozan’dır. Tabiatıyla, bunda Türkiye’nin Atatürk’ün belirlediği ”Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” ilkesine sadık kalması ve Lozan Antlaşmasının kararlarının uygulanmasında da bu ilkeyi gözetmesinin rolü büyüktür. Türkiye Cumhuriyeti’nin temel nitelikleri, Lozan Antlaşmasında da bulunmuştur. Buna göre, ülkesi ve ulusuyla ayrılmaz bir bütün oluşturan Türkiye’de yaşayan ve Türk devletine yurttaşlık bağıyla bağlı olan herkes eşit ve aynı haklara sahip Türk ulusunu oluşturmaktadır. Antlaşmada Türkiye’de yaşayan Hıristiyan orijinli Rum ve Ermeniler ile Museviler azınlık olarak tanımlanmış; mal, mülk ve iman hakları teminat altına alınmıştır.Antlaşma ile Türkiye ile Yunanistan arasında nüfus mübadelesi yapılmasına karar verilmiş, bunun neticeninde 1924 seneninde yaklaşık bir milyon Hıristiyan-Rum Yunanistan’a, beş yüz bin Müslüman-Türk de Türkiye’ye göç etmiştir. Sınırlar · Türkiye Suriye hududu, Fransızlarla imza adan Ankara Antlaşması’na göre kabul ediliyor. · Irak hududu: Musul üzerinde antlaşma sağlanamadığı için bu konuda İngiltere ve Türk Hükümeti kendi aralarında görüşüp anlaşacaklardı. · Türk-Yunan hududu Mudanya Mütareke Antlaşması’nda belirlenen şekliyle kabul edilmiştir. Meriç Nehri’nin batısındaki Karaağaç istasyonu ve Bosnaköy, Yunanistan’ın Batı Anadolu’da yaptığı tahribata karşılık alınacak savaş tazminatına karşılık ele geçirilmiştir. Ayrı olarak Gökçeada ile Bozcaada bizde, diğer Ege adaları Yunanistan’da kaldı. Yunanistan, Türk hududuna yakın olan adalarda asker bulundurmayacaktı. · Kapitülasyonlar: Tamamı kaldırıldı (En büyük politik muvaffakiyet) · Azınlıklar: Tüm azınlıklar Türk tebaalı kabul edilerek hiçbir şekilde imtiyaz tanınmayacaktı. Batı Trakya’daki Türklerle İstanbul’daki Rumlar dışında Anadolu ve Doğu Trakya’daki Rumlar ve Yunanistan’daki Türkler mübadele edileceklerdi. · Savaş Tazminatları: I.Dünya Savaşı hasebiyle istenen savaş giderlerinden kurtulunmuştur. · Devlet Borçları: Osmanlı borçları, Osmanlı İmparatorluğu’ndan ayrılan devletlere bölüşüldü. Türklere düşen bölüm taksitlendirme ile kağıt paraya göre ödenecekti. Düyun-u Umumiye de böylelikle tarihe karışmaktadır. · Boğazlar: Boğazlar, üzerinde en çok tartışılan konudur. Nihayetinde geçici bir çözüm getirilmiştir. Buna göre askeri olmayan gemi ve uçaklar sulh vaktinde boğazlardan geçebilecekti. Boğazların her iki yakası askersizleştirilip, geçişi sağlamak emeliyle beynelmilel bir heyet oluşturulmasına ve bu tertip etmelerin Milletler Cemiyeti’nin teminatı altında sürdürülmesi kararı alınmıştır.(Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nde değiştirilmiştir.) · Musul, Erbil Boğazlar ve Hatay kıbrıs ege adaları meseleleri Lozan’da çözülemeyen meselelerdir. Önemi · Bir çok hudut problemi çözülerek Türkiye’nin ve komşularının sulh içinde yaşaması sağlanmıştır. · Misak-ı Ulusal hudutları büyük ölçüde sağlanmıştır. · Türkiye tarihinde yeni bir dönem başlatmıştır. Sevr Antlaşması geçersiz kılınmıştır. · Türk ulusu hesabına, I. Dünya Savaşı’nı bitiren antlaşmadır. · Yeni Türk devleti Dünya’daki devletlerin çoğu tarafından kabul görmüştür. · Türkiye tarafından konulan şartlara Dünya devletleri uymak zorunda kalmışlardır. · Türk ulusunun tam bağımsızlığı ispat etmiştir. |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |